el–Cebr ve’l–kader: Râzî’nin Somun Ekmekleri

Eşref Altaş

Eşref Altaş



Fahreddin er–Râzî’nin (ö. 606/1210) el–Metâlibü’l–âliye’si İslam metafiziğinin hasılasıdır. el–Metâlib mantık, varlığın hükümleri, Allah’ın varlığının ispatı ve sıfatları yanında, zaman–mekan, heyula–suret, kıdem–hudus, nübüvvet, nefs gibi konuları birer cilt genişliğinde ele alır. Eserin elimizdeki son cildi ise el–Cebr ve’l–kader adını taşır ve insanın özgürlüğü problemine odaklanır. Son cilt üç bölüm olarak planlanmıştır. Birinci bölüm fiillerin yaratılması, ikinci bölüm yaratılanların iradeye konu olması, üçüncü bölüm ise fiillerin güzel ve çirkinliği hakkındadır. Ancak sadece ilk bölüm tamamlanmış, Râzî’nin vefatı sebebiyle son iki bölüm yazılamamıştır. Dolayısıyla Râzî’nin bu cildi elimizdeki haliyle fiilleri var edenin kim olduğunun ardına düşer. Dolaylı olarak teklif, sorumluluk, ödül ve ceza ile ilgili diğer problemler de ele alınır. Ben burada Râzî’nin bu cildi üzerinden iradenin nasıl anlaşılması gerektiğinin izini sürerken kitabı da tanıtabilmeyi umuyorum.

Râzî’ye göre insan davranışları karmaşık bir sürecin sonunda ortaya çıkar. Fiilin ortaya çıkış süreçlerinin tahlil edilmesi aynı zamanda Râzî’nin insanın mecbur oluşuna (el–cebr) ve özgürlüğüne (el–kader) dair iddialarının anlaşılmasının anahtarıdır. Râzî’ye göre fiil şu dört aşamada ortaya çıkar ve bu aşamaların her biri altında türler oluşturan cinsler konumundadır.

A. Hem bilinç hem irade öncesi durumlar: [i] İnsanların mahiyet, [ii] mizaç, [iii] fizyolojik bakımdan farklılıkları davranışların farklılığının ana sebebidir. Öte yandan insanın dışında olup onu davranışlara götüren sebepler de vardır: [iv] Hatırlanan alışkanlık ve âdetler, engel yoksa davranışın ortaya çıkması için arzu ve iştah uyandırır. [v] Toplumsal teşvik, baskı ve ideoloji insanın iktidar hırsını harekete geçiren unsurlardır. Çünkü toplumsal yaygın görüşleri sahiplenmek insanın onaylanmasını ve güce ulaşmasını sağlar. İnsan mal ve makam sevgisine, hazza ve bunlara vesile olan her şeye düşkün olduğundan bu şeyleri sağlayan ideolojinin onayladığı davranışlara meyleder. [vi] Nazarî eğitim yani akıl yürütme melekesini eğiten ve işler hale getiren insanın davranışlara yaklaşımı da diğerlerinden farklıdır. [vii] Davranışların metafizik olarak iyi ve kötü şeklinde tanımlanması da irade öncesi ele alınabilecek bir temeldir. [viii] Metafiziksel bir başka etki ise insanın kalbine Allah, şeytan ve cin tarafından atılmış düşüncelerdir (havâtır). Çünkü vahiy, ilham ve vesvese de insanı fiillere yönlendiren irade öncesi durumlardır.




Makalenin devamını okumak için Abone Olun