Gelenekten Modernizme/Feodaliteden Kapitalizme Yasanın Kaynağı Üzerine Tahliller

Nihat Bulut

Nihat Bulut



Siyasal İktidar ve Yasa

Toplum, beraberinde yasayı; yasa ise iktidarı yani yasayı uygulayacak gücü gerektirir. Bu bağlamda siyasal iktidarın kurallara uyulmasını sağlayanlar ile kurallara uymak zorunda olanlar arasındaki güç ilişkisini ifade ettiği söylenebilir. Böylesi bir ilişki, en basitinden en karmaşığına, en ilkelinden en modernine tüm toplumlarda görülür. Denilebilir ki nerede bir toplum varsa, orada bir siyasal iktidar ilişkisi vardır. Çünkü sosyalliğin ortaya çıktığı her yerde kurallar ve kurallara göre davranma zorunluluğu bulunur. Fakat bu zorunluluk, tüm toplumların siyasal iktidar ilişkisini benzer şekilde kurdukları anlamına gelmez. Siyasî iktidar ilişkisinin niteliği, toplum tipiyle birlikte değişir. Her sosyal tipe özgü bir siyasî iktidar tipi bulunur ve yasanın kaynağı, nereden geldiği toplum tipine göre değişir.

Batı’da toplumlar ilerlemeci bir yaklaşımla yasanın kaynağı ve kullanılışı bağlamında temelde ikiye ayrılarak değerlendirilir. İlki, kendisini yasa yaratıcısı olarak görmeyen eski ya da geleneksel toplumlardır. Bu toplumların kendilerini dışsal bir yasaya, kaynağını toplumun dışında bulan bir ilkeye göre yönettirdikleri kabul edilir. Söz konusu kaynak din olabileceği gibi örf ve âdet de olabilir. İkincisi ise yasa yapmayı dünyevî bir mesele olarak gören ve kendisini doğrudan ya da dolaylı olarak yasa yaratıcısı olarak düşünen modern toplumlardır. 




Makalenin devamını okumak için Abone Olun