Dehâ ve Sanatkârın Îcadı “Ulûhiyetin İnsanda Tezahürü”
Modern metafizikle birlikte yeni kodlar ve yeni şemaların mutlaklaştırıldığı ve evrenselleştirildiği muhakkak. Aşkın olanın ötelenmesi, numen-fenomen ayrımının mutlaklaştırılması, kutsalın hatta Tanrı’nın insan özelinde yeni bir içkin bağlama taşınması “yeni insan”a merkezî bir yer açtı. Her şeyin ölçüsünün “insan” olması, insanın “özneleşme” sürecini de başlattı. Ancak bu insan “bildiğimiz” anlamda insan değil, nitelikleri modern metafizikle kodlanan […]
Mikroskop ve Teleskobun Gör Dediği: duyumsanabilir olmayan
Aristoteles Ruh Üzerine adlı eserinin III. alt bölümünün hemen başında beş duyu dışında duyu olmadığına dair argümanlarını sıralar. Duyumsanabilir olan ancak temas üzerinden ya da temas etmeksizin duyumsanır. İlk durumda aslî duyu dokunma iken ikincisi yalın cisimler (στοιχεία) aracılığıyla gerçekleşir. Aristoteles yalın cisimlerin oluşturduğu ortamı temas etmeksizin duyumsanabilir olanın ilkesi kılar. Bu durumda duyumsanabilir olan […]
Sanallık ve Metaverse Gayb’dan Kopan Aklın Sanallığı Seyrederken Kayba Seyretmesi
Mademki hakikatin, gizli, örtülü olması ve gayba inanmak daha iyi, öyle ise ağzını kapa, dudaklarını yum; yumuk dudaklar daha hoş… Kardeşim, sözden sakın, hakikat sırlarını söylemekten vaz geç ki, ledün ilmini Cenab-ı Hakk kendisi meydana çıkarsın. —Mesnevî, Mevlâna Öyleyse hakikat nedir? Eğretilemelerin, kinayelerin, antropomorfizmlerin, kısacası tüm insan ilişkilerinin yekûnunun şairane ve retoriksel, aktarımlara ve süslemeye […]
Gaybla İrtibat Günümüzde Müslümanlara Hangi Külfeti Yüklüyor?
İnsan neyi bilirse bilsin bilmedikleri hep vardır. Bazı şeyleri bildiğini sanır. Sonradan işlerin bildiği gibi olmadığını fark eder. Dolayısıyla bildiğine karşı bir güvensizlik alttan alta kendisini hemen her zaman hissettirir. Bazı şeyleri örtük biçimde biliyordur ama bir türlü bilince çıkarıp “işte bu” diye karşısına koyamaz. Bazı şeyleri bir cihetten bilir, varlıklarının farkındadır ama niye öyle […]