İnsânî Doğa, İnsânî Hayat
Yakından bakılan her şey hayret uyandırır. İnsan da böyledir. Bu hayrete kaynaklık eden şeylerden biri, onun aynı zamanda derinlik ihsas eden karmaşık terkibidir. Bu karmaşık ve çok katlı terkibin göze ilk çarpan katmanı, onun görünüşteki özellikleridir. İnsana baktığımızda onun düşünmeden duyumsamaya, hareketten büyümeye, hastalıktan sağlığa, sevinçten hüzne birçok özelliğe sahip olduğunu görebiliriz. Bu fiziksel ve […]
Altıncı Önerme
Bu sorun insan türünün çözeceği hem en güç hem de en son sorundur. Sorundaki düşünceden açıkça belli olduğu gibi güçlük şuradadır: İnsan türdaşları arasında yaşadıkça bir yöneticiye ihtiyaç duyan bir hayvandır; çünkü türdaşlarıyla ilişkisinde insanın özgürlüğünü kötüye kullandığı kuşku götürmez. Üstelik, akıllı bir yaratık olarak herkesin özgürlüğüne sınır çekecek bir yasayı istese bile, gene de […]
İnsanlık Halleri: Kamusal İnsanın Tarihsel Tecrübesine Dair Notlar
I Siyasal düşünce tarihini insan oğlunun bir arada yaşayabilme imkânına dair düşülmüş notlar olarak okuyabiliriz. Nasıl olacak da farklı ya da aynı kültürden, dilden, tavırdan, dinden vb. insanlar bir arada yaşayacak? Aynı coğrafyayı belirli organizasyonlar yapmak suretiyle kendisine vatan edinecek? Oradaki kıt kaynakların yönetimi, üretimi ve tüketimi noktasında bir sistem üretecek? Ne tür dayanışmalar gerçekleştirecek? […]
Üremeyi de Üretebilen İnsan
Cinsel üremenin başlangıcını dış ortama kaydıran ıvf’nin (halk arasındaki adıyla “tüp bebek”) ilk başarılı uygulaması 1978’te, şimdi 44 yaşında ve doğal yolla iki çocuğu olan Louise Brown’un doğumuyla gerçekleşir. Gebe kalamayan bir kadın ilk kez bir taşıyıcı anne yardımıyla 1985’te genetik yavrusuna kavuşur. 1996’da Dolly üreme amaçlı klonlama ile üretilir. İki kadının –birinin çekirdek diğerinin […]
Berzah Olarak İnsan, Berzah Olarak Sinema
Biz gerçekten insanı en güzel bir biçimde yarattık. Sonra onu, aşağıların en aşağısına indirdik.”1 İnsanın bütün macerası bir gerili ip2 üzerinde ayakta durmaya çalışmaktan ibaret. İpin bir ucu, kendisini en güzel şekilde yaratan Rabb’ine bakarken, diğer ucu, onu her türlü kire toza bulayan “çamura” bağlı. Bu büyük macerada insana düşen, ip üzerindeki konumunu, her […]
İnsan Hakikati Üzerinde Düşünmenin Anlamı Var Oluş, Bireysellik ve Süreklilik/Beka
“İnsanı filozoflar hayvan-ı nâtık diye isimlendirdiler. Her şey canlı ve nâtıktır. Halbuki insan kevn-i câmidir.” —İbnü’l-Arabî “Bir şeyin hakikati onun ilâhî bilgideki taayyünüdür.” —Sadreddin Konevî Giriş Yerine Bir hadis-i şerifte Hz. Peygamber’in[sav] “Allah’ım! Bana şeylerin hakikatini göster” diye dua ettiği rivayet edilir. “Seni hakkıyla bilemedik, ey Maruf” itirafı ise bilgide eksiklik ve acizliği nihai […]
David Hume’un İnsanın Doğası ve İnsan Zihni Kitapları Üzerine
Batı düşüncesi bağlamında Kilise içinde başlayan rasyonalizm, bunun tezahürü olarak yeni insan fikri ile ilgili oluşturduğu zemin, bu zemin üzerine inşa edilen insan telakkileri ve ardından başlayan insan merkezli hareketler, Aydınlanma sürecini ve bugünü anlamada önemlidir. Eşya ve hadiseleri aşkın bir iradenin değil de ondan bağımsız bir biçimde insanın aklı ve imkânlarının belirlemesi olarak tanımlayabileceğimiz […]
İnsan, Öleceğini Biliyorken Nasıl Yaşar?
İnsan düşünmeyi öğrendiğinde ne hakkında düşünebildiğinin önemi yoktur; zira o daima kendi ölümünü düşünür.Tüm filozoflar da böyleydi.Zaten eğer ölüm varsa başka hangi gerçeklik varolabilir ki? —Maxim Gorki Diğer canlılardan farklı olarak günün birinde öleceğini bilen yegâne canlı olan insan, nasıl olur da her an ölebileceğini biliyorken yaşamaya devam edebilir? Hayatta (ve tabii ölümde) hâlihazırda […]
“Kalem Alıp Kaşın Gözün Yazmalı”
Oğuz Haşlakoğlu, “tarih öncesi o en erken koşullar”da diğer canlılardan hiçbir biçimde farklı olmadığını ve besin zincirinin bir parçası olarak hayatta kalma mücadesi içinde bulunduğunu söylediği homo sapiens’i mağaraya yerleştirir. Bu mağaraların en önemli özelliği homo sapiens’in çizdiği ve “gerek teknik ve gerekse estetik açıdan hayranlık uyandıran” resimlerin yer aldığı mekânlar olmasıdır. Ayrıca bu mekânlar, […]
Sema(vatı)sını Yitirmiş İnsanın Arzî Olandan Koparak Arızî/Eğreti Hâline Gelişi
Zerdüşt’ten beri hangi muammayı çözebildik? Hâlâ çöller kadar susuzuz hakikate, yalana, hayat ve ölüme. İnsanlık, daima daha kötü oyuncaklar peşinde koşan bir çocuk. —Cemil Meriç, Bu Ülke İnsanın arayış çabası, kafasını olduğu yerden dışarı doğru uzatıp başka yere uzatması veya gözünü başka yerlere doğru kaydırması insanın fıtrî bir melekesidir. Bu arayış çabasını; Hz. Âdem […]