“Uygarlık” Kelimesinin “A”sı Nereden Geliyor?

Recep Alpyağıl

Recep Alpyağıl



Uygar. sıf. Nasıl türetildiği belli değildir; bâzı dilcilere göre kelime, ilk yerleşik medeniyeti kuran Uygur Türkleri’nin adından gelmiş olabilir, ancak u>a değişikliği açıklanamamaktadır)”1

“Uzun zaman önce, J. Derrida’yla bir akşam yemeği yedim; annesi de oradaydı... Fransa’daki en büyük sözlüklerden biri yeni çıkmış ve “a” ile olan différance da eklenmişti. O günkü yemekte Derrida’ya ’sözlüğe "a" ile olan différance’ın dahil edilmesini kutlayan bir parti vermemiz gerektiğini’ söyledim… onun geleneksel fakat asil annessi "Jackie, différence’ı “a” ile mi heceledin?" dedi. … işte o anda ben de gevezelik ettiğimi hissettim....”

Avital Ronell2

A.

Fransız felsefeci J. Derrida’nın (ö.2004) külliyâtı içinde “Différance” adlı yazısının ayrıcalıklı bir yeri var. Zira yayınlandıktan bir süre sonra hem onu temsil eden bir kavrama dönüşmüş hem de mübalağasız onlarca kitaba başlık olmuştur. Fransız Felsefe Kurumunda bir tebliğ olarak sunulan metnin başlığı, aslında hatalı bir yazımdır. Doğrusu différence olan kelimeyi o a ile, différance şeklinde yazmıştır. Derrida’nın annesinin de uyardığı üzere, büyük bir hatadır bu. Söz konusu yazının ilk cümleleri şöyle:

Öyleyse bir harften söz edeceğim. 

İlk harften söz edeceğim, eğer alfabeye ve onunla ilgili ileri geri düşüncelere inanacaksak.

Öyleyse, a harfinden, orada burada différence sözcüğünün yazılışına sokulması neredeyse zorunlu gözükmüş bu ilk harften söz edeceğim; yazı üzerine bir yazıda olacak bu söz etme, ayrı ayrı geçiş yollarının, çok belli noktalarda büyük bir yazım yanlışıyla, bir yazıya egemen doğru kuralın, yazıyı yönetip ona yol yöntem veren yasanın eksikliği ile kesiştiği bir yazı içindeki yazıda. … Bu kusur görmemezlikten gelinse bile, uyandırdığı ilgi en baştan kendini belli eder, dilsiz bir ironiyle, bu yazımsal değişikliğin yerinde olmadığını saptar. Daima bir ayrım (différence) yokmuş gibi davranılabilir. Hemen şunu söylemeliyim ki hecelemedeki bu sessiz hatayla ilgili şimdiki tavrım, onu haklı çıkarmak değil, mazur göstermek hiç değil, fakat daha çok onunla ısrarlı bir oyunu sürdürmek olacaktır.3

İşte ben de bu metinde bir harften, ilk harften söz edeceğim: Uygarlık kelimesinin a’sından, bu sözcüğünün yazılışına sokulması neredeyse zorunlu gözükmüş bu ilk harften söz edeceğim... Görmezlikten gelinse bile hep kendini gösteren, büyük bir yazım yanlışının hikâyesini yazacağım. Derrida ile birlikte hemen şunu söylemeliyim ki uygarlık kelimesinin hecelenişindeki hatayla ilgili şimdiki tavrım, onu mazur göstermek değil; haklı çıkarmak hiç değil, fakat daha çok onunla ısrarlı bir oyunu sürdürmek olacak.




Makalenin devamını okumak için Abone Olun