Amel Sorunsalı ve Abdurrahman Taha

Dursun Çiçek

Dursun Çiçek



Amelin fert ve toplum açısından mahiyeti İslam tarihinin kadim tartışmalarındandır. İslam düşüncesinde ana mezhep ve meşreplerin oluşmasındaki belirleyiciliği bilinmektedir. Amelin imandan bir cüz olup olmadığı meselesi, amel–niyet ilişkisi, büyük günah işleyenin durumu, nazarî hikmet–amelî hikmet tartışmaları, bugün hâlâ güncelliğini korumaktadır. Modern Batı düşüncesinde Aydınlanma sürecinin zeminini tecrübe ve gözlem üzerine kurması, Marksist teorinin teoriyi pratiğin uzantısı haline getirmesi ve genel anlamda Batı düşüncesinde teori–pratik ikiliğinin mutlaklaştırılması, söz konusu tartışmaların günümüze yansımaları olarak görülebilir.

İslam dünyası ve düşüncesi açısından amel meselesi, iki yüz yıldır daha farklı bağlamlarda tartışılıyor denilebilir. Modernist İslamcıların Batı’nın ilmini alalım ahlâkını almayalım tartışmaları aslında yaşadığımız amel krizinin de bir başka göstergesi olarak görülebilir. Çünkü iki yüz yıldır Müslümanlar, itikâdî ya da nazarî olarak kendi ilkelerini terk etmeseler de bunun amelî sonuçlarını yaşayacak, uygulayacak ya da hayata geçirecek bir yaşama alanı bulamadılar veya bulmakta zorlandılar. Bir başka deyişle, nazarî olarak Müslümanlar inançlarını yaşarken amelî olarak bir başka dünya görüşünün pratiklerini yaşamakla karşı karşıya kaldılar. 




Makalenin devamını okumak için Abone Olun