Akla göre (yani nesnel olarak), hükûmetin (insanları etkileme) amacına ulaşmak için kullanabileceği özendirme tedbirleri arasında aşağıdaki düzen/sıra mevcuttur: Önce her birinin ebedî refahı, ardından toplumun bir üyesi olarak medenî refahı ve son olarak da fiziksel refahı (uzun bir yaşam ve sağlık) gelir. Bunlardan ilki hakkında halka açık öğretilerle, hükûmet tebaasının en içteki düşüncelerini açığa çıkarmak ve en gizli niyetlerine rehberlik etmek için çok büyük bir etki yaratabilir. İkincisiyle ilgili öğretiye göre, dış davranışların kamu hukukunun dizginleri altında kontrol etmeye yardımcı olurken, üçüncüyle ilgili öğretilerle, amaçlarına hizmet edecek güçlü ve çok sayıda insana sahip olacağından emin olmayı sağlar. Bu nedenle, yüksek fakültelere geleneksel olarak tahsis edilen makamlar –ilki teoloji, ikincisi hukuk ve üçüncüsü tıp– akla uygundur. Doğal içgüdüye göre ise insanlar doktoru hayatlarını uzattığı için en önemli kişi olarak görmektedirler. Onun yanında, olası mülklerini güvence altına almayı vadeden hukukçu gelmektedir. Ve sadece son bir defa (neredeyse ölüm anında), kurtuluşları söz konusu olduğunda, din adamını çağırırlar; zira din adamı bile, öte dünyanın mutluluğunu ne kadar övse de, aslında onun hakkında kendisi de hiçbir şeyin farkında değildir ve hararetle doktorun onu bu keder ve gözyaşı dünyasında [vale of tears] bir süre daha tutabileceğini umut eder.