Görüntüleşen İnsan ve Arıtılmış Mükellefiyet

Modern insanı en iyi görüntüsünden tanırız… Çünkü onun “zâtı” görüntüsüdür. Bir başka deyişle onun mevcudiyeti görüntüsüne bağlıdır. Söz konusu görüntü bir görünen olmadığı gibi bir görünmeyen de değildir. Bilakis o görünenin ve görünmeyenin dışında bir görüntüdür. Kimisi imaj der, kimisi simülasyon der, kimisi gösteri der. İsmi değişse de mahiyeti değişmez. O görünenden ve görünmezden kendini […]

Modern Ahlâk Mükellefiyeti Temellendirebilir mi?

Geleneksel dünya ahlâklı olmayı, insanın iyi olma zorunluluğunu fark etmesi ve bunu eylemle ifade etmeyi tercih etmesi olarak tarif ederken, sadece düşünen bireyin aklı biricikleştirmesini değil aynı zamanda metafiziğin ahlâk alanında açığa çıkarılmasını amaçlamıştır. Ancak modern dünyada ahlâkın metafizikle ilişkisini kaybetmesiyle hem ahlâklı olmanın tanımı hem de onun temellendirilişi köklü değişime uğramıştır. Bu durumu ahlâkın […]

Sanat ve Mükellefiyet

Sanat ve ahlâk geniş anlamda pratik aklın tezâhürleridir. Sanat beceri gerektiren insan eylemine delalet ederken, ahlâk beceri türünden olsun veya olmasın doğrudan insan fiilinin yerleştiği çerçeveyi, normatif formu ifade eder. Bu bağlamda hiçbir insan pratiği ahlâkın dışında düşünülemez. Geniş anlamda ahlâkla ilgili bir kavram olan mükellefiyet külfetle aynı kökten bir kelime olup zahmet ve sorumluluk […]

Tekilleşme ve Ölümsüzleşme Çabası ve Mükellefiyet

“Ölümsüzlük” isteği, insanın “yok olmama” veya “hayattan tasfiye” olmama insiyakıyla arzuladığı kadîm bir duygudur. Bu duygunun varlığı; bizâtihi dinin, mitolojinin veya efsanelerin anlatımlarında görülür. Âdem ile Havva, İblis tarafından “ölümsüzlük ağacının” meyvesinden yemeye ikna edilmişlerdir. Gılgamış Destanı’nda arkadaşı Enkidu’nun ölümüyle ölümden ürken Gılgamış, ölümsüzlüğü aramış ve bulduğu ölümsüzlük otunu bir yılana kaptırarak “ölümsüzlük arayışını” başarısızlıkla […]

Hangi Hâdiseye Sadıksınız?

İnsan, olması gereken ile olanın çakıştığı anda var olur, varlık kazanır. Böyle bir ânı ömrü boyunca yaşayabilirse bahtına şükreder. Yaşayamazsa hep o ânı, o anda yaşayanları anar. O anda kendisini dolaysızlığı ve zorunluluğu ile açan varlığa katılabilmek için ne gerekiyorsa onu yapar. Bir ümmeti ümmet kılan, bir milleti millet kılan, bir cemaati cemaat kılan tüm […]

Mesuliyet ve Güzellik Arasında Mimarlık

Mesuliyet/sorumluluk, Türkiye’de üzerinde en fazla durulan fakat üzerine gerçek bir üretimin neredeyse yapılamadığı bir kavramdır. Kendisini “ne yapmalı?” sorusunun ardına gizler. Konuşmanın düzlemini hep öteki için yapılan planların konuşulduğu bir mahale evirir. “Gerçek” bir soru ya da sorun olmaktan ziyade bitimsiz şikayetlerin de temelini oluşturur. Başka bir ifadeyle, daimî gecikmişlik söyleminin zeminidir. Gecikmişlik, bir tür […]

Tarkovsky’nin Mükellefiyeti Stalker

“Ne olursa olsun bir meta olarak tüketilmek istenmeyen her türlü sanatın amacı, hiç şüphesiz kendine ve çevresine, hayatın ve insan varlığının amacını açıklamak, yani insanoğlunun gezegenimizdeki varoluş nedenini ve amacını göstermek olmalıdır. Hatta belki de hiç açıklamaya bile kalkmadan onları bu soruyla karşı karşıya bırakmalıdır.” —Mühürlenmiş Zaman, Andrei Tarkovsky Film sanatı, fotoğraf sonrasındaki teknik doğuşunda, kendinde […]

Sanat ve Mükellefiyet

Sanat ve ahlâk geniş anlamda pratik aklın tezâhürleridir. Sanat beceri gerektiren insan eylemine delalet ederken, ahlâk beceri türünden olsun veya olmasın doğrudan insan fiilinin yerleştiği çerçeveyi, normatif formu ifade eder. Bu bağlamda hiçbir insan pratiği ahlâkın dışında düşünülemez. Geniş anlamda ahlâkla ilgili bir kavram olan mükellefiyet külfetle aynı kökten bir kelime olup zahmet ve sorumluluk […]

“Kalbinin Sesini Dinle” Mutlu Olma Yükümlülüğünün Gölgesinde Duygular

Sosyal medyada dolaşırken “Klişeleri yıkıyor ve modayı insanı mutlu ettiği için seviyoruz” diye başlayan sponsorlu bir tweet önüme düştü.1 “Çünkü biliyoruz ki her kadın tarzıyla, tavrıyla kendi modasını oluşturacak” diye devam eden tweete bir reklam videosu da eşlik ediyordu. Video “kalite pahalı olurmuş”, “kışın beyaz giyilmezmiş”, “her modaya her desen yakışmazmış” gibi ifadeleri klişe olarak nitelendirirken […]

İnsan Ötesi/Sonrası Çağda “İnsan”

İnsanlığı bir kıyamet senaryosunun eşiğine getiren pandemi süreci pek çok sorgulamayı beraberinde getirdi. Sosyal medyada tartışılan, karşısındaki iki ‘İbrahimî dinin’ temsilcisine, Budist rahibe sus işareti yapan hemşire görseli, metafiziği tamamen reddeden ve sorunu “tıbbî/bilimsel” çerçeveyle sınırlayan bir yaklaşımı ifade etse de covid 19, tıbba imanın sınandığı bir tartışmaya da zemin teşkil etti. Pek çok hastalığın […]